Devlet Bahçeli, Türk milletinin varoluşu ve kültürel değerleri üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli, geçmişteki büyüklerin katkılarını anarken, Türk ve Kürt halklarının birlikteliğinin önemine vurgu yaptı.

Türk ve Kürt Halklarının Birlikteliği Vurgusu

Devlet Bahçeli, Türk ve Kürt halklarının bin yıllık ortak tarihine dikkat çekerek, bu iki toplumun birbirini sevmesinin farz olduğunu ifade etti. Bahçeli, Türkleri sevmeyen bir Kürt ya da Kürtleri sevmeyen bir Türkün, kendi kimliğini sorgulaması gerektiğini belirtti. Bu bağlamda, milletin coğrafi bir zümre değil, ortak bir kültürel ve siyasi yaşam alanı olduğunu vurguladı.

Geçmişe Saygı ve Anma

Bahçeli, Türk milletinin varoluş onuruna hizmet eden büyüklerine Allah'tan rahmet dileyerek, hayatta olanlara da müteşekkir olduğunu ifade etti. Geçmişteki büyüklerin fikir ve vicdan hayatına kattığı ışıklara dikkat çekti. Bu bağlamda, 48 yıllık hayatını medyumu şükranla hatırlamanın sosyal ve siyasal hayat için bir sorumluluk olduğunu belirtti.

Bilgi ve Tanıma Üzerine Düşünceler

Bahçeli, insanoğlunun bildiğinin dünyası ile bilmediğinin düşmanı olduğunu vurguladı. Gözlerine kara perde inenlerin ve gönülleri kaskatı kesilenlerin bilmek ve tanımakla ilgili bir meraklarının olmadığını ifade etti. Bilmenin ve tanımanın önemine dikkat çekerek, bu konuda bir davetkarlık olduğunu belirtti.

Atatürk ve Milli Mücadele

Bahçeli, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anarak, milli mücadelenin ikinci Ergenekon süreci olduğunu ifade etti. Atatürk'ün yaşadığı zorluklara ve haksız eleştirilere rağmen davasından vazgeçmediğini vurguladı. Bu bağlamda, asırların geçse bile yaraların kapanmayacağını belirtti.

Emperyalist Tehditler ve Ekonomik Sorunlar

Bahçeli, bölgede süren sömürü çarkının hızla döndüğüne dikkat çekerek, emperyalist yayılmacılığın ve ekonomik sorunların özellikle bölgeyi hedef aldığını ifade etti. Bu durumun, Türk ve Kürt halklarının bir arada durmasının önemini artırdığını belirtti.